Son yıllarda dijital dünyadaki değişimlerle birlikte ekranların gücü giderek arttı.
"GASSAL" BU TOPRAĞIN İNSANINI VE HİKAYELERİNİ ANLATIYOR
Son yıllarda dijital dünyadaki değişimlerle birlikte ekranların gücü giderek arttı. On iki günde on iki milyon izlenme, dizi müziklerinin sadece on iki günde altı milyon dinlenmesi ve Reels'ların elli milyona yakın izlenme alması, modern medya gücünün büyüklüğünü gözler önüne seriyor. Netflix gibi dev platformlar, milyonlarca dolar harcadıkları içeriklerin karşılığını alamazken, yerli diziler bazen daha fazla izleniyor ve daha çok konuşuluyor. Sekiz gün boyunca trendlerde kalmak, dijital dünyada elde edilebilecek en büyük başarı göstergelerinden biridir. Kimden bahsediyorum? Tabii ki, büyük bir izleyici kitlesine ulaşan Gassal dizisinden. Bu dizi neden bu kadar ses getirdi? Peki, bu başarı neyin göstergesi?
Ekranlar, günümüzün en güçlü manipülasyon araçlarıdır. Gassal dizisinin başarısı, yalnızca bir televizyon fenomeni olmanın ötesinde toplumsal ve kültürel bir yönlendirme de taşıyor. Bu dizinin arkasında sadece bir eğlence aracı değil, aynı zamanda güçlü bir mesaj da bulunuyor. Ekranlar, toplumu sadece eğlendirmekle kalmıyor, onun düşüncelerini şekillendiriyor, inançlarını değiştiriyor ve hatta kültürel değerlerini sorgulatıyor. Toplumun kalbine girmeyi başaran bu dizi, toplumsal algıyı yeniden şekillendiriyor.
GASSALIN MESAJI
Bugüne kadar ekranlarda toplumun inançları çarpıtılarak, onlara yalnızca karikatürler sunuldu. Hocalar, iki yüzlü figürler olarak gösterildi. Din, her zaman suçlu sandalyesindeydi. Ekranlarda halk, inançları ve değerleri yok sayılan yalnızca bir figür olarak sunuldu. Gassal dizisi ise, içinde ihanet, şehvet, namus ve töre gibi ağır temalar barındırarak halkın bilinçaltına derin bir mesaj bırakıyor. Zengin kız, fakir oğlan hikayesi, bu toprakların insanının yaşadığı sıkıntıları, arzuları ve çatışmaları bir arada sunuyor. Bu sadece izlenme oranlarıyla ölçülen bir başarı değil, sunduğu güçlü mesajlarla da toplumsal anlam taşıyor. Gassal, bu toprakların insanını anlatıyor; bu toprakların ruhunu ve hikayelerini. Çünkü siz kendi hikayenizi yazmadığınız sürece, başkaları bu hikayeleri yazmaya devam eder.
YERLİ VE MİLLİ OLMAK: GERÇEK HİKAYELERİ ANLATMA ZAMANI
Yıllarca Batı'nın empoze ettiği senaryolarla toplumumuzu manipüle etmeye çalıştılar. Kendi değerlerini, kültürünü ve düşünce sistemini bizlere aşılamaya çabaladılar. Ancak artık gerçekler apaçık ortada. Bu toprakların insanı, kendi hikayelerini yazmak istiyor. Yerli ve milli olmanın ne kadar önemli olduğunu bir kez daha hatırlatan yapımlar, kendi kültürümüzü savunmanın, toplumsal ve bireysel bir sorumluluk olduğunu ortaya koyuyor. Çünkü bir toplum, kendi değerleriyle var olur. Eğer kendi hikayemizi yazmazsak, başkaları bizim adımıza o hikayeyi yazmaya devam eder. Gassal gibi yapımlar, bu hikayeleri anlatmanın zamanının geldiğini gösteriyor. Kendi kültürümüzü, kendi insanımızı ve kendi değerlerimizi yansıtan yapımlar, yalnızca eğlence aracı değil, toplumsal bir aydınlanma için de büyük bir fırsat taşıyor.
HİKAYELERİMİZİ YAZMA ZAMANI
Gassal dizisi, yalnızca izlenen bir yapım olmanın çok ötesine geçiyor. Toplumun duygularını, inançlarını ve kültürünü sorgulayan bir anlatım sunuyor. Bu, yalnızca bir televizyon ekranında görülen bir hikaye değil, aslında bizim hikayemiz. Eğer kendi hikayemizi yazmazsak, başkaları yazmaya devam edecek. Bu yüzden, yerli ve milli olmak, hem bireysel hem de toplumsal bir sorumluluktur. Kendi değerlerimizi, inançlarımızı ve kültürümüzü savunmak, bu toprakların gerçek hikayelerini anlatmak zamanıdır. Bu toprakların insanı, kendi hikayesini yazmak için bekliyor.