ZOR ZAMANLARDA BİRBİRİMİZE DESTEK OLALIM. DİYANETTEN RAMAZAN’DA İYİLİĞİ PAYLAŞALIM ÇAĞRISI
İyilik, Ramazan ayının özüdür. Her zaman olduğu gibi, bu mübarek ayda da iyilik yaparak hem kendimize hem de çevremize fayda sağlamak, toplumsal barışa katkıda bulunmak mümkündür.
Ramazan ayının ilk Cuma hutbesinde, İslam'ın temel öğretilerinden biri olan "iyilik" konusu işlenerek Müslümanlara seslenildi. İyiliğin sadece söze dayalı bir davranış olmadığını, hayatın her alanında, her zaman ve her yerde gerçekleştirilmesi gereken bir erdem olduğu vurgulandı.
İYİLİĞİN TANIMI: BİR İMAN VE AHLAK GEREĞİ
Peygamber Efendimiz (s.a.s)'in, Medine'ye hicretinden sonra genç yaşta İslam'la tanışan Hz. Nevvâs’a verdiği öğütle iyiliğin tanımına değinildi. İyiliğin, dışsal bir gösteriş ya da şekilden ibaret olmadığını, aksine bireyin içsel dünyasında bir ahlak anlayışı ve vicdanla birleşen bir değer olduğu ifade edildi. İyiliğin, İslam'a göre hayatın amacı, iman ve kulluğun gereği olduğu belirtildi.
RAMAZAN'IN İYİLİKLE ANLAM BULAN BİR DÖNEM OLDUĞU VURGULANDI
İslam dininin temel değerlerinden biri olan iyiliğin, sadece kelimelerle değil, eylemlerle de gösterilmesi gerektiği anlatıldı. Yüce Allah’ın Bakara Suresi’ndeki ayetle, gerçek iyiliğin tanımı yapıldı: İman, sadakat, sabır ve zorluklarda dayanıklılık gibi pek çok faziletin iç içe geçtiği iyilik anlayışı, Ramazan ayında özellikle önem kazanıyor. Bu mübarek ayda, toplumun her bireyinin elinden, dilinden, malından, ilminden, mesleğinden faydalanarak iyilik yapabileceği vurgulandı.
ZOR ZAMANLARDA BİRBİRİMİZE DESTEK OLALIM
Günümüzde, iyiliğin yerini kötü davranışların aldığı, savaşların ve şiddetin arttığına dikkat çekildi. İslam beldelerindeki mazlumların, zalimlerin zulmüne uğradığına ve bizlerin, bu kardeşlerimize iyilik ve yardım eli uzatmamız gerektiğine vurgu yapıldı. "İyilik ve takvada yardımlaşın" ayet-i kerimesine atıfta bulunularak, kötülüklerin artan bu dönemde, her bir Müslüman’ın sorumluluğunun daha da büyüdüğü ifade edildi.
İYİLİĞİN DÖNÜŞTÜRÜCÜ GÜCÜNE İNANALIM
Peygamber Efendimizin, "İyilikle kötülük bir olmaz. Sen kötülüğü iyilikle önle. O zaman göreceksin ki seninle arasında düşmanlık bulunan kimse samimi bir dost oluvermiş!" hadisi ile iyiliğin gücü anlatıldı. Ramazan ayı vesilesiyle, Müslümanlar arasındaki kırgınlıkların sonlandırılması, bağışlayıcı ve affedici bir tutum sergilenmesi gerektiği vurgulandı. Kin, nefret ve hasedin yerini iyiliğe bırakması çağrısında bulunuldu.
AİLEMİZDEN BAŞLAYAN İYİLİKLER, DÜNYAMIZI DEĞİŞTİREBİLİR
İyiliğin ailede başlayıp, toplumun tüm kesimlerine yayılmasının önemi üzerinde duruldu. Çocuklara iyilik tohumları ekmenin, her bir Müslümanın üzerine düşen bir görev olduğu hatırlatıldı. Kötülüklerden uzak, mutlu ve huzurlu bir toplum için her bireyin, iyiliği yayma sorumluluğu taşıdığına dikkat çekildi.
Ramazan ayında, iyilik yapmanın sadece başkalarına değil, aynı zamanda kişinin kendisine de huzur ve mutluluk getireceği ifade edilerek, "Sermayemiz iyilik, mükâfatımız cennet olsun" temennisiyle hutbe sonlandırıldı.
Hutbe, Peygamber Efendimizin (s.a.s) şu duasıyla tamamlandı: "Allah'ım! Hayatımı benim için her türlü iyiliği artırma vesilesi kıl. Ölümü de benim için her türlü kötülükten kurtuluş sebebi eyle!"